top of page
Search

Soymut Bilinci ile Anlamı Geri Çağırmak

  • Writer: Serap Yelkenci
    Serap Yelkenci
  • May 11
  • 2 min read

Updated: May 17

“Düşünme üzerine düşünme kası” artık sadece bilişsel bir çaba değil, varoluşsal bir sezgiyle bütünleşmiş farkındalık halidir.Ve bu hâl ile birlikte, Anlam geri gelir.


15 Aralık 2022'de gördüğüm bir rüya ile başlayan bu yolculuk, beni “anlam” kavramının dış yüzeyinden derin sularına doğru çağırdı. O günden bugüne fark ettim ki, biz insanlar çoğu zaman anlamı yalnızca kelimelerde, fikirlerde ya da dış olaylarda arıyoruz. Oysa anlam, sadece zihinsel bir çıkarım değil; bedensel bir duyumsama, sezgisel bir kabulleniş, somut bir deneyim ve soyut bir idrak halidir.


Zihnin Ötesinde Bir Algılayış


Mevcut düşünme sistemimiz, verileri ya soyut ya da somut olarak işler. Bu ikili yapı, içimizde bir ayrıklık, bir parçalanmışlık hissi yaratır. Oysa yaşam ne sadece görünen ne de yalnızca sezilendir; her ikisidir.

Ancak Soymut Bilinci, yalnızca zihinsel bir düşünme biçimi değildir.Bu bilinç, bedende hissedilen, kalpte duyulan, sezgilerle yön bulan bir bütünsel algılayış halidir.Zihin burada bir araçtır; ama merkezi değil, hizmetkârdır.

İşte tam bu noktada devreye giren şey şudur:

“Düşünme üzerine düşünme kası” artık sadece bilişsel bir çaba değil, varoluşsal bir sezgiyle bütünleşmiş farkındalık halidir.Ve bu hâl ile birlikte, Anlam geri gelir.”

Soymut Bilinci Nedir?


Soymut Bilinci; somut (gözlemlenebilir) ile soyut (sezgisel, duygusal, kavramsal) olan arasındaki kopukluğu onaran, her iki düzlemi bir arada algılamamıza izin veren yeni bir bilinç türüdür.Bu bilinç hâlinde, ne yalnızca beden konuşur, ne yalnızca zihin; ikisi birlikte, bir dans gibi anlam üretir.


Peki, Anlam Nedir?


Anlam; bir olayın, bir kelimenin, bir hissin veya bir ilişkinin sende bıraktığı titreşimdir. Dalgaların Dili ile...

Sadece “ne oldu?” değil;“Bende neye dokundu?”“Neyi çağırdı?”“Bedenimde ne iz bıraktı?”sorularıyla birlikte oluşur.

Soymut Bilinci ile baktığımızda, anlam artık sadece düşünsel bir çözümleme değil;yaşanmış bir titreşim,dokunmuş bir içgörü,bedende iz bırakan bir gerçeklik haline gelir.


Bir Örnekle Açalım


Diyelim ki biri size “geçmiş olsun” dedi.Somut: Dediği kelime bu.Soyut: İçinde taşıdığı duygu – şefkat mi, nezaket mi, zorunluluk mu?Soymut: Sizin bedeninizde bıraktığı his – rahatlama mı, yabancılık mı, gözlerin dolması mı?

O cümle, kelimeden çok daha fazlasıdır. İşte bu fazlalık, anlamın soymut katmanıdır.


Bir Örnekle Açalım

Diyelim ki biri size “geçmiş olsun” dedi.

  • Somut: Dediği kelime bu.

  • Soyut: İçinde taşıdığı duygu – şefkat mi, nezaket mi, zorunluluk mu?

  • Soymut: Sizin bedeninizde bıraktığı his – rahatlama mı, yabancılık mı, gözlerinizin dolması mı?

O cümle, kelimeden çok daha fazlasıdır.İşte bu fazlalık, anlamın soymut katmanıdır.


Anlamı Nasıl Yitirdik?


Modern çağ, kavramları soyut kutulara koydu;eylemleri mekanikleştirdi;hisleri bastırdı.

Böylece anlam parçalandı.

Bir şeyi yaşadığımız hâlde neden anlamlandıramadığımızı artık daha iyi biliyoruz:Somut yaşadık, ama soyut sezemedik.Sezdiğimizi anlamadık, hissettiğimizi adlandıramadık.


Soymut Bilinci Ne Yapar?

  • Kavramları tekrar bedenle buluşturur.

  • Duygulara kelime, kelimelere titreşim kazandırır.

  • Yaşananı bütünsel bir anlam haline getirir.

Bu nedenle, anlam artık sadece bir açıklama değil, bir yaşayış biçimi haline gelir.


Son Soru

Bugün yaşadığın bir olaya Soymut Bilinci ile bakarsan,ne olmuştu değil…ne anlamıştın?Bedenin ne demişti?Kalbin neye hayır demişti?

Anlam, zihinde değil; sezgide, seste, sessizlikte yankılanır.Soymut Bilinci, bu yankıyı duymaya hazır bir varlık hâlidir.

 
 
 

Comments


bottom of page